Sevgili Öğrencilerimiz ve Madencilik Sektörünün Değerli Paydaşları

 

Madencilik faaliyetleri neredeyse insanlık tarihiyle yaşıttır. Öyle ki, tarih öncesi dönemlerin isimlendirilmesinde taş, bakır, tunç, demir gibi maden isimleri kullanılmıştır. Arkeolojik kalıntılar incelendiğinde özellikle büyük medeniyetlerin hemen yakınlarında bir maden ocağının bulunduğu ve madenin işlenmesiyle askeri ve ticari alanda büyük kazanımlar elde edildiği anlaşılmaktadır. Günümüzde de bu durum aslında büyük benzerlik göstermektedir. Yakın geçmişe kadar madencilik faaliyetlerine ihtiyaç olmadığı ve dünyanın çeşitli yerlerinden hammadde temininin bedel karşılığında mümkün olabileceği tezleri savunulsa da, ekonomik savaşların ortaya çıkmasıyla hammadde arz güvenliği en önemli konulardan biri haline gelmiştir. Avrupa’da ve ülkemizde kritik hammaddeler tanımlanmış ve bunların arz güvenliğinin sağlanmasının öncelikli güvenlik meselesi olduğu vurgulanmıştır. Benzer şekilde kömür gibi enerji hammaddesi olarak tanımlanan madenlerin de enerji kaynaklarının güvenliği ve sürdürülebilirliği bakımından önemi daha iyi anlaşılmıştır.

Madenler geçmişten günümüze sanayinin gelişiminde lokomotif görevini üstlenmiştir. Yıllar içinde değişen sadece günün teknolojik gereksinimleri ve bunların üretiminde kullanılan madenlerin türleridir. Önceden demir ve türevleri metalik madenler içerisinde talep görürken özellikle fosil yakıtlar yerine yenilenebilir enerjiye geçişle birlikte Nadir Toprak Elementleri (NTE), lityum, bakır, kobalt, nikel gibi metallere yöneliş başlamıştır. Bu madenlerin üretiminde konumlanan ülkeler ve madencilik şirketleri günümüz teknolojik gelişimde kritik öneme sahip olacaklardır.

Ülkemiz Alp-Himalaya orojenik ve Tetis metalojenik kuşağında yer aldığından volkanik, metamorfik ve tektonik süreçler sonucunda jeolojik anlamda çok çeşitli maden yataklarına sahip olmuştur. Bu orojenezin tekrarlaması nedeniyle maden yataklarımız, çok sayıda, deforme olmuş ve nispeten az miktarda rezerve sahip bir yapıda oluşmuştur. Dolayısıyla madenlerimizin en verimli şekilde üretimleri mühendislik yaklaşımının ve maden mühendisliği mesleğinin tam olarak uygulanmasıyla mümkündür.

Dünyada ticareti yapılan 90 madenden 70 adetine ev sahipliği yapan ülkemiz 168 ülke arasında kaynak çeşitliliği bakımından 8. sıradadır. Metalik madenler, doğaltaş/mermer, endüstriyel hammaddeler ve kömür ülkemiz maden üretimi ve ihracatında önemli bir yere sahiptir. Afyonkarahisar, özellikle Afyon Beyazı, Afyon Menekşe, Kaplan Postu vb. gibi dünyaca meşhur mermerleriyle Türkiye’nin önemli mermer üretim merkezlerinden biri olup ve zengin mermer yataklarıyla sektörde öne çıkmaktadır. Dokimenium Antik Mermer Ocağı, bölgedeki tarihi öneme sahip mermer ocaklarından biridir ve antik dönemden bu yana mermer çıkarıldığını gösteren önemli bir mirastır.

Maden Mühendisliği Bölümümüz bu tarihi mirasa sahip çıkmış ve mermer madenciliği ve mermer işleme teknolojilerini ders müfredatına dahil ederek bu alanda çalışacak maden mühendisleri için eşsiz bir alt yapı oluşturabilmelerine imkan sağlamıştır. Maden işletme Laboratuvarı, Cevher Hazırlama ve Zenginleştirme Laboratuvarı, Maden Havalandırması ve İş Güvenliği Laboratuvarı, CNC Mermer İşleme Laboratuvarı ve yeni kurulan Hidrolik Kaya Çatlatma Laboratuvarı gibi Bölüm laboratuvarlarının yanında Üniversitemiz geniş kapsamlı analiz laboratuvarı altyapısı; Bölüm ve merkezi kütüphanemizin basılı ve elektronik kitap kaynakları; çok yakında bulunan sayısız mermer ocağı ve işleme tesisi, maden mühendisliği alanında eğitim alan Bölümümüz öğrencilerine önemli ayrıcalıklar sunmaktadır.

Üniversitelerin ve dolayısıyla Bölümümüzün görevlerinden biri eğitim ve mühendis yetiştirmek olduğu gibi bir diğeri ise araştırma geliştirme faaliyetlerinde bulunmak, madencilik sektörünün problemlerine teknik çözümler geliştirmektir. Bu anlamda Bölümümüz, sektörümüzde faaliyet gösteren madencilik şirketlerine, birlikte çalışma, tecrübe aktarımı, problemlere çözüm geliştirme ve dolayısıyla katma değer yaratma niyetini açıkça beyan etmektedir. Kongre ve sempozyumlar düzenlemek, ortak projeler yürütmek, akademik danışmanlık ve sunulan diğer endüstriyel hizmetler yoluyla madencilik sektörümüzle işbirlikleri sağlanmaktadır. Bu konuda Bölümümüz gelecek yeni işbirlikleri önerilerine de açıktır.

Çevre ve insan odaklı, sosyal onaya değer veren, sürdürülebilir madencilik anlayışı ile çağımızın gerektirdiği bilimsel ve teknik donanıma sahip mühendisler yetiştirmek üzere tüm gençlerimizi Afyon Kocatepe Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölümüne bekliyorum.

Kıymetli çalışma arkadaşlarımla birlikte, en derin saygılarımla..

 

Prof. Dr. İrfan Celal ENGİN    

Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı

18 Şubat 2016, Perşembe 2914 kez görüntülendi